ANKARA Milliyet – Cumhurbaşkanı ile Dolmabahçe’de görüşmede bulunan Haniye, A Haber’e açıklamalarda bulundu. Haniye, görüşmede Erdoğan’a teşekkür ettiklerini belirterek “Kendilerinin duruşu bizi çok onurlandırdı ve söylemleri bizi çok mutlu etti. TBMM’de Hamas’ın Kuvayımilliye olduğunu söylemesi kesinlikle bizim için büyük bir onurdur. Filistin halkı da bunu mutlulukla karşıladı. Kendisi de doğruyu söylüyor. Biz direniş hareketiyiz. Kutsalları için direnen milletiz. Bize bir zulüm yapıldı ve geçmişte de şu anda da Türk politikasında Gazze’nin çok özel bir yeri var. Bunun farkındayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın politikalarını da çok iyi biliyoruz” dedi.
Ticarette kısıtlama
“Kısıtlamayla ilgili kararların alındığını biliyoruz ve bu kısıtlama kararlarının İsrail’e olan ticaretin büyük bölümünü etkilediğini de biliyoruz” diyen Haniye, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu doğru yönde atılmış adımdır. Bu işgalcinin katilin ve katil ordusunun durdurulması yönünde çok güçlü bir adım olduğunun farkındayız. Refah’a karşı çok yakında bir harekat yapmayı planlıyorlar. Boykot çok güçlü ve yardımcı bir silah. Türk halkının da desteğinin açık bir ifadesidir. Sayın Erdoğan’ın aldığı kararlar doğru yönde atılmış karardır. Başka kararların da gelmesini bekliyoruz.”
Kritik zirve dünya manşetlerinde
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Haniye’nin görüşmesi dünya basınında geniş yer buldu. Al Jazeera, Erdoğan’ın “Filistin’e birlik çağrısında bulunduğunu” belirtti. İngiliz Guardian da “birlik çağrısı”nı manşetine taşıdı.
Bloomberg “Türk lider bir kez daha ateşkes ve hızlandırılmış yardım çağrısında bulundu” derken, France 24 “Türkiye kendisini çatışmada arabulucu olarak konumlandırmayı hedefliyor” yorumunda bulundu.
İsrail basını
İsrail gazetesi Jerusalem Post zirveyi, “Siyasi sembolizm: Türkiye, Hamas liderlerini Hamas bir devletmiş gibi ağırlıyor” başlıklı haberiyle aktardı. Gazete, toplantıları “Hamas’ın bölgede artan nüfuzunu ve gücünü yansıtan son derece sembolik ve önemli toplantılar” olarak nitelendirdi.
İran merkezli PressTv’nin haberinde görüşmenin “Ankara’nın İsrail’in Gazze’de devam eden saldırganlığına son verme çabalarında daha etkili bir rol oynamaya çalıştığı bir dönemde” gerçekleştiği vurgulandı.